Çocuksu Bir Mimm.. :)

***Sevgili pofpofum, yaniii şu güzelliğin sahibi mimlemişti beni.İlk aklıma gelen şeyleri yazmayayım diye düşündüm biraz..

**Çocukluğunuzda anne ve babanızla (ya da aile büyükleriyle) yapmış olduğunuz ve sizi siz yapan şeylere katkısı olan bir olay, bir aktivite, bir eylem… Ve hangi yönünüze katkıda bulunduğu…

Tek bi olaya indirgemek olmaz heralde, en azından ben şudur diyemem. Babam çok merhametlidir, tanıdık tanımadık her insana kırk yıllık dostuymuş gibi davranır, fazla değer verir. Evimizden misafir eksik olmazdı ki hala olmuyor. Onları tıka basa yedirip içirmeden, yatırmadan göndermek yoktu bizde. Benim insanlarla sıcak diyaloğuma katkıda bulunduğunu,her kim olursa olsun kolayca iletişim kurmamı sağlayabildiğini düşünüyorum bunun. Ha bide herkese hemen güvenmek, inanmak var bu da her zaman iyi bişey olmayabiliyor :)

**Çocukken oynamayı en çok sevdiğiniz oyun ve oyun aparatı?

Tabiki evcilik, hangi kız bebekleri sevmezki onları giydirmeyi, saçlarını taramayı, kucağında uyutmayı, ben bide bakkalcılığı severdim. Şeker ambalajlarından para yapardık. sonra uyduruk uyduruk şeyler satıyormuş gibi bakkalcılık oynardık. Biraz daha büyüdüğümde lastik oyununu çok sevdim. Ama çok başarılı değildim, evde sandalyelerin ayaklarına ip bağlayıp, bazen kardeşime yalvara yakara oyuna dahil ederek egzersiz yapardım evin içinde. Ama yok okulda şansım sıfırdı. Hele esra diye bi kız vardı hala aklımda, nasıl formdaydı ya hopp hopp zıplayışı gözümün önünde canlanıyor, koltuk altında bile zorlanmıyordu kız top gibi uçuyor iniyordu haspa :)

**Sokakta oynar mıydınız?

Annemle babam bu konuda pimpirikli olduğundan İstanbuldayken çok fazla değil. Ama şehir dışında, köyde, bağda, bahçede koy ver gitsin..Her yaz dedemlerin yanına, köye giderdik. İnek, koyun, kuzu, tavuk nedir bilirim yani. Kuzunun teki en cici elbisemle kucağıma almıştım onu, üzerime koyvermişti, hala aklımda. Birde sevdiğim şey elma, erik aşırmaktı komşumuzun bahçesinden, aşırmak sayılmaz aslında bahçenin sahibi amcacık biliyordu bunları, ama adrenalini yaşıyorduk ya hani hem suçlu hem zevkli babında :)

**Çocukluğunuz ve ilk gençliğinizle ilgili keşke farklı olsaydı dediğiniz bir durum/olay…

Yani bi kızkardeşim olsaydı fena olmazdı, çok arkadaşım oldu ama kardeşin eksikliğini hep hissettim. Erkek kardeşlerimle futbolcu kartlarından tasolara, kovboy setlerinden robotlara kadar her haltı oynamıştık, poşetten uçurtma yapıp balkonda sallayıp sözde uçurduğuna inanmak, gazoz kapaklarıyla halının kenarından parmakla itekleye itekleye yarış yapmak, daha neler neler...Tabi bunlar erkek gibi büyümemi sağlamadı, süsümden püsümden feminenliğimden ödün vermedim hiç :)

**Çocukluk ve ilk gençlikle ilgili iyi ki böyle olmuş dediğiniz bir olay…

İyiki annem ve babam ayrı değil beraberdi, iyiki üzerimize düştüler bu kadar, evcimen, efendi büyüklere saygılı yetiştirdiler bizi. Mutluluğu hiç dışarda aramadık biz, sevgisiz ilgisiz de büyümedik, tamam annemiz babamız odtü, bilkent mezunu değillerdi, bizi her zaman anlayamıyorlardı ama öğretmenlerimizden "aferin hanım hanımcık bir kız veya dürüst, saygılı terbiyeli bir evlat yetiştirmişsin" takdiri kazanıyorlardı her zaman.

**Varsa çocukluk dönemine dair bugünü etkileyen bir olay, anı…

Valla yemeye düşkünlüğüm küçüklüğümdenmi geliyor tam emin değilim ama yemeye dayalı anılarım var hep :) Mesela bikeresinde kaybolmuştum ben, 5 yaşımdaydım halamın düğününde patlamış mısır alıcam diye kendi başıma düğün salonundan çıkmış kaybolmuştum, polis amcalar bulmuştu beni. Halamcaazım bile en mutlu en özel gününde ne kadar endişelenmiş, korkmuştu. Ben polislerin kucağında düğün salonuna getirilirken gelinle damat da dahil herkes toplanmış kara kara düşünüyolardı. Bense patlamışş mısır aldımm diyomuşumm hala :)

Yine bikeresinde, yine 5,5 - 6 dolaylarımdayım. Misafir gelmiş bize. Annem de yüklü bi meblağ verip kardeşlerine, kendine, misafir çocuklarına çikolata almam için bakkala yollamış beni. Ben almışım çikolataları, hepsini bi güzel afiyetle yemişim. Eve gelmişim, ağzım burnum çikolata içinde, annem "e hani çikolatalar" diye sorunca "hepsinii yedimkiii" diye saf saf söylemişim bidee :) Bu "hepsini yedimkii" cümlesi de hala dillere pelesenktir :)

Bu buram buram çocukluk kokan mimi; Joey Poter'a, Şıkellaya, Atölye kediye, Siyah Kedinin Günlüğü'ne gönderiyorumm...:)